26 Şubat 2013 Salı

Dardayım


O Ses Türkiye yarışmasının galibi Mustafa Bozkurt’un Ahmet Kaya ile olan benzerliği(!) üzerine sosyal medya çalkalandı. “Mustafa Bozkurt & popüler kültür” ilişkisi üzerine de tatmin edici yazılar okuduk durduk. Zamanında ne şerefsizliği ne puştluğu kalan Ahmet Kaya’yı linç eden kültür yeni Ahmet Kaya yaratıp onun üzerinden parsayı toplama derdinde, onu da anladık. Mustafa Bozkurt’un sonu da bir dönemin sabun köpüğü starı Bayhan gibi olacak, onu da biliyoruz…

Soldan sağa: Ahmet Kaya, Elvis Presley, Kurt Cobain.
Entelijansiyası olsun, popüler kültürün tüketicileri olsun son bir ayda konuyla ilgili yazmadığını bırakmadı da bir tane müzik yazarı çıkıp “bu çocuğun nesi Ahmet Kaya, Allah aşkına?” demedi ya… Konuyla ilgili biri çıkıp da müzikal bir eleştiri yazar mı diye merak ediyorum. Yazılmasına lüzum bile görülmüyorsa ya da albümünün çıkması bekleniyorsa anlarım ve bu görmezden gelme tavrını desteklerim de ama işin siyasi ve popüler yanı bir yana, bu çocukla Ahmet Kaya adını yan yana anmak, Ahmet Kaya’ya, sevenlerine ve müziğe yapılan bir ayıptır. Ahmet Kaya’ya, sevenlerine ve müziğe tarihte yapılan ilk ayıp olmayacak belki ama insan, “yeni Ahmet Kaya” diye lanse edilen kişide hiç olmazsa Ahmet Kaya’nın tırnağı olabilme özelliği arıyor, müzikal olarak.

O yarışmadan özellikle uzak durmama ve her yerde gözüme gözüme sokulmasına karşın inatla dinlemedim Mustafa Bozkurt’u. Bu gece bir tv programına konuktu ve artık daha fazla kaçmayıp dinledim. Aklıma direkt yan yana türkü barların sıralı olduğu İstanbul sokakları geldi. Bu sesten sadece İstanbul’da 3.500 tane var. Yarışmanın adını düşününce, hak veriyor insan. Elini sallasan Mustafa’nın sesine çarpıyor.

“Yapacağım albümde Gülten Hanım (Kaya) izin verirse bir Ahmet Kaya şarkısı…” derken kapadım televizyonu. Aynı anda bir arkadaşımdan mesaj geldi: “Sinirlenme oğlum, Ahmet Kaya ölmedi, Elvis Presley ve Kurt Cobain’le İtalya’da bir dağ köyünde yaşıyor.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder