10 Haziran 2013 Pazartesi

Algoritma

Erdoğan'ın cevap verme algoritması.

5 yorum:

  1. Ehem eee...Efenim değindiniz konu sıkı bir AKP destekçisi olarak çok memnun etti beni öncelikle teşekkür etmek isterim çok değerli analizlerinizden dolayı. İnanın su konu benim kafamı da çok yormuş kendimce bir takım çözümlemeler yapmıştım fakat konuya vakıf olmadığımdan yani eğitimini almamış olmamdan dolayı olsa gerek eksik kalmışım. Hakikaten bakıyorum da analizleriniz ışığında bir kez daha hayran kaldım başbakanıma. Sevgiler, Yurtsever Vatandaş.

    YanıtlaSil
  2. rte'nin cevap algoritması konusunda değineceğim bir şeyler var da sizin bu blog'a nasıl kaydolmak gerekiyor? şöyle bir bakındım, kaydol falan da yok!

    bir de bu işin raconu nasıldır ki? bazıları rumuz kullanmış, bazıları isim.

    açıkçası ben sadece yorum yapıp çomak sokmak istiyorum. site yüklenir yüklenmez şahsınızın sayfası açıldığı için sizin yazılarla başlamaya karar verdim.

    az evvel bazı yorumlar yaptım ancak onaylanması gerektiğini bildiren cümleler çıktı. ne yani, hoşunuza gitmeyecek şeylere olur vermeyecek misiniz? ben isterim ki eleştiri yaptım mı hemen orda yer alsın. bu konuda ne yapılabilir?

    son olarak kendime "keskin sirke" rumuzunu seçtim. sizden ricam, siz gerekli kayıt işlemlerini yapın, ben rahat rahat "keskin sirke" olarak lafı çakayım! laf çakmak derken öyle birileri rumuzuna sığınıp da alenen küfür etmeyecekse, burada yazanlar belli ölçülerde düşünce bildiriyorlarsa böyle bir şeye adım atalım.

    şimdilik kendim bir şeyler yazmak istemiyorum. millet bağlamını kaçırıyor seni yazdığına bin pişman edebiliyor. bazıları da senin yazına eğer vurup atlıyor üstüne, ver elini evrenin öteki ucu...

    not: bunları buraya yazdım ama "algoritma" başlığı ile ilgisi yok elbette. derdimi anlatacak kaydol düğmesi olmadığı için böyle bir girizgah yapmış olduk. haydi, karşılıklı olarak hayırlısı diyelim:)

    YanıtlaSil
  3. al işte! yine "yorumunuz onaylandıktan sonra görülecektir. hiç hoş değil!"

    YanıtlaSil
  4. Bu yorum / onay meselesine daha önce yanıt verdik ama yorum olarak yanıt verdiğimiz için o da eski sayfalarda kaldı gitti tabii.

    Bu site yazarlarının dünya görüşüyle örtüşmeyen birçok yorum yapıldığı ve hepsi istisnasız onaylandığı gibi, site yazarları da aynı düşüncelerin insanları degil. Herkes farklı kafalarda lakin hepimizin ortak olduğu (ben nefret söylemi diye özetleyeyim, devamını siz cogaltın) ve yoruma onay gerektiren bir dizi söyleme karşı bu 'önlem'i uygulamak zorundayız. Hoşumuza gitmeyen yorumu onaylamamak gibi bir durumun söz konusu olmadıgını bir kez daha belirtelim ama kimse sabah uyanıp siteye girdiginde "yaşasın hitler, ermenileri kestigimiz gibi sizi de kesecegiz ya da hepiniz orospu cocugusunuz" gibi yorumlarla karşılaşmak istemiyor.

    Kullanıcı adlarının tamamı takmadır, kendi adıyla yazan kimse yok.

    Burada yazan cizen herkes, birbirini yıllardır tanıyan eş, dost, arkadaş kişiler. Siz de zaten sadece yorum yapıp çomak sokmak istediginizi belirtmissiniz. Siz çomağınızı sokun yine, bizden yana sansür olmaz, rahat olun. Tek ricamız sabah dörtte yaptığınız yorumun onaylanması için tahmini 4-5 saat daha beklemeniz gerektigini unutmayın :-)

    Sevgiler

    YanıtlaSil
  5. ara nubaryan! "Kullanıcı adlarının tamamı takmadır, kendi adıyla yazan kimse yok." demişsiniz. peki bu ne?

    "
    ...
    O, Adana’dan gelen Müslüm Akbaş değildi artık. Yeni şarkıları, metropolün yabancılaşmasından ve aşklarından hayal kırıklığı yaşayan şehirli şarkılarıydı. Gülhane’de bedenini paralayanlarla arasındaki makas gitgide açıldı. Yine Baba idi elbette ama artık dinleyicileri büyük oranda değişmişti. İstanbul’un onu da yuttuğuna hayranlarının bir kısmı hiç inanmadı. Müslüm Baba giderken iki ayrı Müslüm var aslında; birisi smokinle şarkı söyleyen Müslüm Bey, diğeri de kravatsız olarak şarkı söyleyen ki o çoktan ölmüştü... Siyah gömleğiyle Gülhane’yi sarsan Müslüm Baba’nın mekânı cennet olsun… (Tayfun ER)"

    işte, yazıyı yazan hem acemis osyolog rumuzunu hem de bir isim soyisim kullanmış!

    YanıtlaSil