Türkiye’deki aktif futbolcular arasında, oynadığı kulübün
aklıselim taraftarının da sevmediği ender futbolculardandır o. Doğrudur, o,
herhangi bir siyahi futbolcuya faşizan cümleler kurmuştur kesinlikle. Hatta
bizim bildiğimiz o, faşizan ve seksist -ki seksizm de gayet faşizan değil mi-
sözcükleri de aynı cümle içinde kurmuştur kesinlikle. Yani kusura bakmayın ama o,
kimseye “pis zenci” falan demez; direkt “amına koduğumunun zenci piçi” der.
Demez diyen beri gelsin.
Daha Hrant’ın 40’ı çıkmamıştı gollerden sonra tribünlerinde
Kâzım Koyuncu çalan takımın futbolcusu, antrenmanda beyaz bereyle görüldüğünde.
Musevi olması nedeniyle ezeli ve ebedi rakibinin futbolcusuna az mı sövdüler
Mecidiyeköy’den Kadıköy’e doğru… Unuttunuz mu yoksa?
“Masum değiliz hiçbirimiz” edebiyatı da yapmayalım ama. “Siz
de bizden farklı değilsiniz” diye yapılan bir savunma olmaz, bu konunun
savunması zaten olmaz. Zaten kimsenin masum olmadığını herkes biliyor. Biliyor
bilmesine ama kendi yaptığı boku görmezden gelip başkasının yaptığı aynı boka itiraz,
isyan etmek ve bir anda en büyük enternasyonale dönüşmek de olmuyor yani.
Yemiyoruz, ben yemiyorum en azından. Faşistlerin bile kahrolsun faşizm demesi
hoş tabii. Sonuçta faşizm kötüyse, faşistlerin de “faşizm kötü bir şeydir”
demesi, faşistlerin faşizm konusunda doğru bir tespit yaptığı gerçeğini
değiştirmez. Alt tarafı üç puan için enternasyonal olmanıza gülesim geldi,
vallahi de hepsi bu.
Samimiyetinize tabii ki inanmıyorum ama bu kadar antifaşizm
düşkünüyseniz buyrun size birkaç öneri der ve giderim:
Tribünlerinde Kâzım Koyuncu çalınan takımın onursal başkanı
bir zamanlar bir futbolcuya “yamyam” demişti hem de kameraların önünde hem de
büyük bir pişkinlikle. Onursal başkanlığını geri alın, hadi.
Varlık Vergisi’nin başbakanı ve cumhurbaşkanının adları, şu
an birçok spor kulübümüzün stadyumlarının adı. E hadi!
Sivas 4 Eylül Stadı’nın adını Behçet Aysan Stadı yapalım
mesela, olmaz mı?
Örnekler çok, uzatmıyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder