SORUŞTURMA
KULESİ
Adana
Altın Portakal Film Festivali’nde birçok ödül alan ‘Gözetleme Kulesi’ne, gösterildiği
dönemde dergi yazarları ve/veya eleştirmenlerince epeyce övgü düzülmüş, bu
övgüler dergide dâhil hemen her mecrada şu ya da bu biçimde yer almıştı. Ancak
söz konusu filme, derginin bu sayısında elli yazardan sadece ikisinin
listelerinde yer verdiğini görüyoruz. Ruken Öztürk (Ankara Üniversitesi)
listesinin üçüncü sırasında, Şükran Yücel (Altyazı) listesinin onuncu (ve son)
sırasında. Yani, ellide iki gibi bir oran. Bu durum düşündürücü bir sonuç gibi
görünüyor. Çünkü film vizyona girdiğinde epeyce eleştiri/çözümleme yazısı
yayınlanmıştı ve bunların neredeyse tamamına yakını film hakkında çok olumlu
şeyler söylüyordu. Küçük bir araştırma yapınca görülüyor ki aynı oylamaya
katılan ve film hakkında iyi referanslar veren aşağıdaki yazarların hiçbirinin
listesinde Gözetleme Kulesi yok.
MURAT ÖZER (Arkapencere.com): “… ‘Gözetleme Kulesi’, Pelin
Esmer´in yönetmenlikte kat ettiği yolu belgeleyen bir çalışma. Nilay
Erdönmez´in merkez karakterdeki soğuk, mesafeli kompozisyon çalışması da
yönetmenin elini güçlendiriyor. ´Dışarıda kalmak´ ve orada kalmayı seçmek
meselesine yaklaşımı, bu filmi yeterince değerli kılıyor; ´kadın olmak´
konusunda da dişe dokunur cümleler kuruyor Pelin Esmer.”
OLKAN ÖZYURT (Sabah): “… Pelin Esmer, farklı alanlarda
yüzleşme sorunları yaşayan günümüz Türk toplumunun ikiyüzlülüğünü, cinsel
şiddete maruz kalan bir kadının hikâyesi üzerinden iyi bir sinematografiyle
anlatıyor. Dayısı tarafından tecavüze uğrayan ve hamile kalan ve yaşadıklarının
üstesinden kendi başına kalkmaya çalışmak zorunda bırakılan genç kızın dramı
aslında toplumdaki kadınlara bakışın da bir resmi... Tartışmasız yönetmenin en
iyi filmi...”
ŞENAY AYDEMİR (Radikal): “… Pelin Esmer, ikinci uzun metrajı
‘Gözetleme Kulesi’nde içinde ensest, ‘evlilik dışı’ doğum gibi ülkenin üstü
örtülmeye çalışılan, örtüldükçe de bir yerlerden patlayan yaralarına değiniyor.
‘Gözetleme Kulesi’, Esmer’in yönetmenlik yetilerini bir üst düzeye taşıdığı
film. Özellikle ilk kez bir uzun metrajda görev alan genç oyuncu Nilay
Erdönmez’in performansını övmeden geçmeyelim. Filmin en büyük eksiğinin ise
Nihat karakterinin üzerinde yeterince durmaması olduğunu belirtelim.”
CÜNEYT CEBENOYAN (BirGün):
“Pelin Esmer, belgeselle başladığı sinema serüvenine gerçek bir insanın,
amcasının hayatından yola çıkan bir kurmaca ile devam etmişti. Bu kez kurmaca
daha saflaşmış ve belgesel özelliklerinden arınmış. Gözetleme Kulesi Adana
Altın Koza’da en çok ödül alan filmdi. Gerçekten de her öğesiyle çok nitelikli
bir film Gözetleme Kulesi…”
NİL KURAL (Milliyet): “Genç nesil sinemacıların en
başarılılarından Pelin Esmer’in yeni filmi, oyuncu performansları ve hikâye
anlatımıyla olgun bir çalışma. Esmer,
kendilerini toplumun dışına atmış, vicdan muhasebesi yapan iki ana karakteri
üzerinden güçlü bir drama imza atıyor. Altın Koza’dan beş ödülle dönen film,
ilgiyi sonuna kadar hak ediyor.”
ATİLLA DORSAY (Sabah): “...Emin olun, belleklerinize
yerleşecek ve belki asla çıkmayacak. İki başrol oyuncusu, Olgun Şimşek ve Nilay
Erdönmez filmi sürüklüyorlar. Yan rollerdeki oyuncular da onlara ayak
uyduruyor. Hiç müzik kullanmamayı seçen film, böylece dizi atmosferinden
kurtulup bunu bir üstünlüğe dönüştürüyor. Eken Özgür'ün görüntü çalışmasını da
kutlarım.”
SEVİN OKYAY (Milliyet): “Gözetleme Kulesi çok iyi oynanmış
bir film. Yönetmen ödüllü Pelin Esmer de, her zaman mahzemesine karşı duyarlı
ve onu en iyi biçimde sunan bir yönetmen olmuştur.”
SERDAR AKBIYIK (Star): “Bu hafta vizyona giren Gözetleme
Kulesi sinemamızın eli yüzü düzgün az sayıdaki yapıtından biri. İzleyiciyi
zorlayacak ve kendi içinde tartışmaya itecek bir yapım...”
BANU BOZDEMİR (Popüler Sinema): “Pelin Esmer bu filmle Adana
Altın Koza'da en iyi yönetmen ödülü kazandı, isteyerek tavsiye ediyorum.”
Altyazı’nın
düzenli olarak yayınladığı ve derginin son sayfalarında yer alan Yıldız Tablosu
köşesinde her ay sinema yazarlarının izledikleri filmlerle ilgili
değerlendirmeleri bulunur. 5 en iyi olmak üzere aşağıya doğru bir puanlama tablosu
vardır. Bu tablonun son altı aylık puan dağılımına baktığımızda şöyle bir durum
ortaya çıkıyor:
Beyazperde.com
sitesinin sinema yazarlarından Melis Z.Pirlanti, 3.00 yıldız verdiği Gözetleme
Kulesi yerine 2.50 yıldız verdiği ‘Hizmetkâr Albert Nobbs’u bu son sayıdaki
sıralamada ‘İlk On Film’ listesine almış.
Altyazı’nın
Genel Yayın Yönetmeni Fırat Yücel de benzer şekilde 3.50 yıldız verdiği
Gözetleme Kulesi’ni listesine almazken, 3.00 yıldız verdiği ‘Elena’yı dâhil
etmiş.
Son
olarak BirGün’den Cüneyt Cebenoyan 3.00 yıldızlı Gözetleme Kulesi yerine tıpkı
M.Pirlanti gibi daha düşük puan verdiği bir filmi, 2.50 yıldızlı ‘The Master’ı
almış listesine.
Cebenoyan
The Master için gazetedeki köşesinde şöyle yazmıştı:
“...Ama
“Kan Dökülecek” de olduğu gibi “The Master”da da aynı sorun var. Tam olarak ne
anlatıyor bu filmler Allah aşkına? Bu görkem ve gösterişin ardında anlamlı ve
ikna edici hikâyeler var mı? Hakkını teslim edelim Anderson görsel ve işitsel
anlamda etkileyici anlar oluşturabiliyor. “Kan Dökülecek” ile ilgili 15 Şubat
2008 tarihli yazımda şöyle demişim: “Ama filmin öyle sahneleri var ki muhteşem.
Ve bu muhteşemliği Daniel Day Lewis'in müthiş etkileyici fiziği, Radiohead'in
gitaristi olarak tanıdığımız Jonny Greenwood'un uzun zamandır bir filmde
rastlamadığımız kadar etkileyici, farklı müziği ve nefis görselliğe borçluyuz.
Sırf bunlar bile filmin yüksek bir not alması için yeterli. Ama 'Kan Dökülecek'
abartıldığı kadar derin bir film falan değil. Hatta birçok açıdan yanlış bir
film.” Benzer şeyler “The Master” için de söylenebilir doğrusu.”
Gözetleme
Kulesi’nin aldığı beş ödüle ve bunca olumlu eleştirilere rağmen listelere
girememesini yorumlamayı bu yazıyı okuyanlara bırakıyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder